Hamilelik varisleri kabusunuz olmasın!

Hamilelik dönemindeki tüm anne adaylarının vücut yapısında belirgin değişiklikler yaşanır. Bacaklarda ağrı, şişlik, uyuşukluk ve karıncalanma hissi gibi belirtilerle ortaya çıkan varisler özellikle kadınlarda sık görülüyor. Kadınların en hassas dönemi olan hamilelikte artış gösteren varisler, bu dönemde herhangi bir tedavi uygulanmasının sakıncalı olacağı kaygısıyla göz ardı ediliyor. Memorial Ankara Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü’nden Doç. Dr. Barış Durukan, hamilelik döneminde varis ve tedavi yöntemleri hakkında anne adaylarını bilgilendiriyor.

Çoğu hasta tarafından ihmal ediliyor

Varis yani toplardamar yetmezliği bacakları tutan ve toplumda her 4 kişiden 1’inde görülen bir sağlık sorunudur.  Hayatı tehdit edici bir hastalık olmaması ve erken evrelerde ciddi kısıtlama yapmaması sebebiyle sıklıkla ihmal edilir. Kozmetik yakınmayı önemseyen hastalar haricinde, daha geç evrelerde ciddi deri değişiklikleri ve açık yara oluşumu doktora başvurma sebepleridir. Varis çorabı giyme korkusu, çorap tedavisine karşı uyumsuzluk hissi ve tedaviden fayda görülmeyeceği önyargısı da bu durumu tetiklemektedir.

Şikayetler hamilelik döneminde artıyor

Daha çok kadınlarda görülen varislerin neden olduğu şikayetler hamilelik döneminde artış göstermektedir. Ayrıca varislerin ilk defa hamilelik sırasında ortaya çıkması da yaygın olarak görülmektedir. Gebelik dönemi kadınlar için çok özel ve keyifli bir süreçtir. Bu süreçte rahim, vücut sıvıları ve hormonal sistemdeki değişiklikler toplardamar yetmezliği ve kılcal damarların gelişmesine ya da daha büyük varislerin oluşmasına kolaylık sağlamaktadır. Özellikle gebelik öncesi varis tanısı almış hastalarda daha belirgin şikayetler ortaya çıkmaktadır.

Bacaklardaki ağrının sebebi kilo artışı değil varis olabilir

Hamilelik döneminde bacaklardaki ağrı, genellikle vücut ağırlığının artmasına bağlı olarak ortaya çıkan kas-eklem ağrıları olarak yorumlanmaktadır. Yine bacaklarda oluşan şişlikler artmış vücut ağırlığına bağlanmaktadır. Gebeliğin ileri dönemlerinde kasıklarda oluşabilen büyük varisler de aynı şekilde normal olarak algılanmaktadır. Ancak vücut her ne kadar fizyolojik değişikliklere uğrasa da, bu şikayetler fizyolojik değildir. Varisin en sık bulguları olan şişlik ve ağrı, gebelikte artan vücut sıvıları ve rahim büyüdükçe karnın sağ tarafındaki ana toplardamara bası yapması sebebiyle toplardamar yetmezliğinin arttığına işaret eder. Gebelere genellikle sol tarafa yan yatılmasının önerilmesi basıyı azaltmak amaçlıdır. Ancak bu tür şikayetler olduğunda hamileler mutlaka bir kalp ve damar cerrahı tarafından değerlendirilmelidir. Muayene ve doppler ultrasongrafi ile toplardamar yetmezliğinin veya lenfatik ödemin olup olmadığı tespit edilmelidir.

Hamilelere özel varis çorapları şikayetleri azaltıyor

Karın bölgesi uygun olan varis çorabı, şikayetleri azalttığı gibi, hastalığın ilerlemesini engeller ve böylelikle görünür varis oluşumunu azaltır. Zorunlu sebepler hariç gebelerde ilaç kullanımından kaçınılmalıdır. Aynı şekilde bu dönemde varislere iğne ya da cerrahi müdahale önerilmemektedir. Uygun tedavi seçeneği emzirme dönemi sonrasında belirlenmelidir. Hamilelik döneminde varislerin neden olduğu şikayetleri azalmak için öneriler şu şekilde sıralanabilir:

Hamilelik döneminde varislerin neden olduğu şikayetleri azalmak için öneriler:

  1. Uyku esnasında bacaklar kalp seviyesinden yüksekte kalmalıdır. Bu amaçla, yatağın ayak tarafı 2-3 santimetrelik takozlarla yükseltilebilir.
  2. Her gün düzenli olarak yürüyüş, bisiklet sürme veya yüzme gibi egzersizler yapılmalıdır. Bu egzersizler baldır ve uyluk kaslarının çalışmasını sağladığı için toplardamar kan akımını kolaylaştırır ve şikayetlerin azalmasına katkı sağlar.
  3. Günlük olarak bacaklar yatay pozisyonda vücut ısısından biraz daha ılık, yaklaşık 32 derecedeki suda tutulmalıdır.
  4. Banyo sonrası bacaklara soğuk duş uygulanmalıdır.
  5. Doktorun önerdiği varis çorapları mutlaka kullanılmalıdır.
  6. Gebelik döneminde toplardamar hastalıklarının gelişime riskinin ve ilerlemesinin kolaylaştığı akıldan çıkarılmamalı, gerekli önlemlerin alınması için bir kalp ve damar uzmanına başvurulması gerektiği unutulmamalıdır.

İlginizi çekebilir

GÖRÜŞLERİNİZİ BİZİMLE PAYLAŞABİLİRSİNİZ