Çocuğuma söz geçiremiyor!

Çocuğunuzun her istediğini yerine getirerek bugün onu mutlu edebilirsiniz ancak ilerleyen yaşları için kimlik gelişimini olumsuz etkileyeceğinizden haberiniz var mı? Nörolog Dr. Mehmet Yavuz, benmerkezci çocuklarda yaşanan sıkıntılar ve ailelerin çocuklarına nasıl yaklaşması gerektiğini Bebek Muhabbeti dergimize özel olarak yanıtlıyor.

Hazırlayan: Şeyma Taşkıran

Çocuklar neden benmerkezci bir davranışı benimser?

Çocuklarda 18 ay sonrasından 3 yaşına kadar uzanan döneminin, kendini fark etme ve daha farkında bile olmadığı kimliğini keşfetme görevi vardır. Çocuklardaki bu dönem, kimliğini oluşturmak adına en belirgin gelişim dönemidir. Çocuğun ebeveyni ve çevresi, bu dönemde çocuğun inatçı davranışları ve benmerkezci tutumlarından şikâyet ederler. Aslında çocuğun var oluşundan gelen bir sorgulamadır bu. Çocuklar bu gelişim dönemlerinde, olayları kendi merkeze alarak yorumlayarak, ondan başka kimsenin kendi isteği konusunda yönlendirme yapmasına karşı çıkarak, uygun koşulları gözetmeden sadece kendi isteğine odaklanarak benmerkezci bir tutum içerisine girer. Çocuğunuzun bu benmerkezci davranışları geliştirmesi ve benimsemesinin sadece o yaşlardaki gelişim basamağı olduğunu unutmamak gerekir.

Benmerkezci davranışlar 2 yaşında sık rastlanabiliyor. Bu çocukların dönemsel bir davranış şekli mi yoksa devam edebilecek bir süreç mi?

Bu yaşlardaki okul öncesi çocukların, sebep sonuç ilişkisini sadece kendi yönünden algılama, başka bakış açılarının olduğunu düşünememe gibi tutumları aile de;

“Acaba hep böyle mi kalacak ”

“ Bu çocuğumda yerleşecek bir durum mu? ”

“Çocuğum bencil biri mi olacak” gibi kaygılar yaratır. Bu, çocuğun okul öncesi dönemde düşünce sistemi açısından doğal olarak yaşadığı dönem olmakla birlikte, eğer çocuk bu dönem geçtikten sonra karşısındaki kişilerinde istekleri ve farklı bakış açıları olduğunu kavrayamıyor ve empati kurmaya geçemediyse benmerkezci yapının olumsuz yerleşiminden bahsedilebilir. Bu dönemde aileler çocuğun gelişimsel olarak ayrışma ihtiyacını anlayış ve sabırla karşılanması, bu dönemin daha rahat atlatılmasını sağlayabilir.

Bir çocuğun, “Ben yapmadım, çocuğum yapsın” düşüncesiyle, her isteğini yerine getirmek doğru mu?

Bazı ebeveynler, çocukların bu gelişim dönemlerinde ve sonrasında aşırı korumacı ve yapıcı olmaya çalışırlar. Bu tutumları kendi çocukluklarında eksikliğini yaşadıkları duyguların çocuklarının da yaşamaması ve asla mahrum bırakmak istemediklerinden kaynaklanmaktadır. Fakat bu aşırı korumacı tutum ve ben yaşayamadım çocuğum yaşasın düşüncesi, çocuğun piko-sosyal olgunluğa erişimini engelleyebileceği gibi bazı duygusal kırgınlıklara,. yaşamda karşılaşacağı çatışma ve engellerle baş etmekte zorlanmaya neden olabilir. Karşılaştığı her zorluğu ya da zorluklarla karşılaşmasını engelleyen aşırı korumacı tavır, çocuğun ebeveyne aşırı bağlanmasına neden olacaktır. Bu davranış örüntüsü, yetişkinlikte bile kişiler arası ilişkilerinde süregelen bağlanma problemlerine sebep olabilir.

“Unutmayın, sağlıklı sınırlar herkesin ihtiyaçlarına karşılık verebilir.”

Ebeveynler neden çocuklarına sınır koymakta zorlanıyor?

Çocuklar sınırları zorlayarak nereye kadar sınırları olduğunu bilmek isterler. Anne-baba bu sınırları sağlıklı bir şekilde dengelemediğinde, çocuğun sürekli sınırları zorlama ve nereye kadar sınırı olabileceğini anlama girişimiyle karşılaşır. Çocukların hayatlarını güvenli bir şekilde düzenleyerek olumlu davranışlar kazanmaya ve karşılaşacağı zorlukları çözümleyebilmek için fırsatlara ihtiyaçları vardır. Bu düzenlemeler, anne babanın sağlıklı sınırlarıyla elde edebilir. Unutmayın, sağlıklı sınırlar herkesin ihtiyaçlarına karşılık verebilir. Ailenin karşılaştığı ve zorlandığı en önemli basamak, çocuğun fazla ısrarı sonucu ‘hayır’ mesajınızın ‘evet’e dönüşmesidir. Bu mesaj, çocukta demek ki bu ısrarlı davranışım her istediğimi gerçekleştirmemi sağlıyor mesajına karşılık geliyor. Kurallar ve sınırları belirlerken çocukların sizi rol model aldığı ve sizin hayatınızdaki sınırlara karşı yaklaşımınızı da rol model olarak benimsediğini göz ardı etmeyiniz. Eğer bu sınırlar konusunda gerçekten başarısız olduğunuzu düşünüyorsanız ve çocuğunuz bu sınırlar konusunda yapıcı davranışları sergileyemiyor ise bir uzman desteği ile bu konuda aile danışmanlığı almanız çocuğunuzun kişilik gelişimi açısından önem taşımaktadır.

Çocukların ihtiyaçları olmayan şeyleri istemesi ve elde etmesinin ilerleyen yaşlar için hangi sorunların temellerini oluşturur?

Çocuğun her istediğinin elde etmesi her isteğini gerçekleştirebileceği inancı, hayata karşı doyumla ve mutlulukla ilgili yaşayacağı problemlere sebep olabilir. Çocuğun her istediğini yapmanız onda her isteğini elde edebileceği inancını geliştirirken aynı zamanda doyumsuz ve tatminsiz bir birey haline dönüştürür. Çocuğun mutlulukla ilgili kaynaklarını geliştirmesini ve sürekli bu kaynağı bir uyarıcıyla değiştirmesine sebep olur. Elbette bu anlayış, karşılaşılan bir reddedilmeyle kişide yıkıcı duyguların yoğun yaşanmasına neden olur.

Tek çocuklu aileler ve ilerleyen yaşta çocuk sahibi olan ailelerin çocuklarında benmerkeziyetçi yapıya sık rastlanmasının sebepleri neler?

Sonradan çocuk sahibi olan ailelerin yoğun bir özlem duygusu ile sevginin aşırı gösterimi sonucunda çocuklarında benmerkezci yapının korunduğu görülmektedir. Bu, anne babanın hep hayalini kurduğu rolüne aşırı yüklenmesi ve bu yüklenmede bütünü kaçırması anlamına gelir. Çocuk bu anlayış nedeniyle her isteğinin ve sadece ona özel yaklaşımının olduğunu benimser. Aileler buna “Biz ona kavuşabilmek için çok bekledik, bu kadarı da olsun artık” düşüncesiyle karşılık verir.

Yine aynı şekilde tek çocuğa sahip ailelerin bazılarında, tek bir çocukları olduğu için sevgi ve diğer duyguları tek odak noktası olan tek çocuklarına vermektedir. Bu tutumlar, çocuğun ilerleyen yaşlarda kimlik gelişimini olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle gerek geç çocuk sahibi olmuş aileler, gerekse tek çocuklu aileler, çocuğun kontrolünü ellerinden kaçırdıklarını düşündüklerinde profesyonel uzmanlardan yardım almaktan çekinmemelidirler.

 “Ailenin karşılaştığı ve zorlandığı en önemli basamak, çocuğun fazla ısrarı sonucu ‘hayır’ mesajınızın ‘evet’e dönüşmesidir. Bu mesaj, çocukta demek ki bu ısrarlı davranışım her istediğimi gerçekleştirmemi sağlıyor mesajına karşılık geliyor.”

Bebek Muhabbeti Dergisi Mart sayısından alıntıdır. 

https://readymag.com/bebekmuhabbeti/mart2017/benmerkezcicocuklar1/

 

İlginizi çekebilir

GÖRÜŞLERİNİZİ BİZİMLE PAYLAŞABİLİRSİNİZ